Bu video, orijinal YouTube API’si ile ilgili videonun farklı sitelerde paylaşımına izin verildiği için, burada yayınlanmaktadır. Videonun buradan izlenmesi, YouTube'daki izlenme adetlerinde sayılmaktadır. Varsa, videodaki videoiçi reklamlardan video sahipleri gelir elde edebilirler.
Videonun sahibi iseniz ve videonuzun burada yayınlanmasını istemiyorsanız, YouTube Video Panelinden ilgili videonun API paylaşımını kapatmanız halinde, videonuz yayından otomatik olarak kalkacaktır.
This video is published here with official YouTube API as it is allowed to be published. All views and in-video ad clicks are being counted for video owner. If you want this video to be removed from here, you can uncheck API allowance from YouTube video settings and it will be removed automatically.

Sesli Masallar - Kül Kedisi Cindirella Masalı

30
Skip (8)
98 İzlenme
Published
Sesli Masallar - Kül Kedisi Cindirella Masalı

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, çok uzak diyarlarda Cinderella adında güzeller güzeli bir kız yaşarmış. Annesi öldüğü için babası başka bir kadınla evlenmiş. Babasının evlendiği kadının ilk evliliğinden olan iki kızı varmış. Gelip eve yerleşmişler. Fakat kızlar Cinderella’nın güzelliğini kıskanıp ondan hiç hoşlanmamışlar. Cinderella’nın odasındaki bütün eşyalarını oraya buraya atıp evin bütün işlerini ona yüklemişler.

Ona hizmetçi gibi davranıyorlar, yanlarında oturmasına bile izin vermiyorlarmış. Cinderella akşamlara mutfakta oturup artık sönmeye çalışan ocağın küllerinde ellerini ısıtmaya çalışıyormuş. Sürekli ocağın başında oturduğu için üvey kız kardeşleri ona “Külkedisi” adını takmışlar. Günlerden bir gün eve davetiye gelmiş. Davetiye sarayda verilecek olan bir balo içinmiş. Bu baloda prens kendisine eş seçecekmiş. Üvey kız kardeşler çok heyecanlanmışlar ve prensin onlardan birisini seçebileceğini düşünmüşler.

Günler öncesinden balo için hazırlık yapmaya başlamışlar. Ama o kadar çirkinlermiş o kadar çirkinlermiş ki ne yapsalar bir türlü güzelleşemiyorlarmış. Balo akşamı geldiğinde üvey kız kardeşler baloya gitmişler. Külkedisi mutfakta oturmuş ağlıyormuş. Birden bir kadının sesiyle ürpermiş. Çok güzel bir kadın karşısında duruyormuş.

-” Neden ağlıyorsun külkedisi ?” Külkedisi ağlaya ağlaya cevaplamış:

-” Bende baloya gitmek istiyorum.” Güzel kadın külkedisine: -” Üzülme o baloya gideceksin ben senin iyilik perinim, bana hemen bir balkabağı getir .” demiş.

Külkedisi hemen gidip balkabağını getirmiş. İyilik perisi elindeki sihirli değneği balkabağına dokundurduğunda balkabağı çok güzel bir faytona dönüşmüş. İyilik perisi külkedisine:

-” Şimdi de altı tane fare bul.” Külkedisi altı fareyi de bulup iyilik perisine getirmiş. İyilik perisi değneği altı fareye değdirmiş ve fareler altı tane beyaz ata dönüşmüşler. -” Şimdi de bir fare ve altı kertenkele bulmalısın.”

Külkedisi bir fare ve altı kertenkeleyi de iyilik perisini getirdikten sonra merakla beklemeye başlamış. İyilik meleği bir fareyi faytonu sürecek olan arabacıya, kertenkeleleri de arabanın arkasından gidecek olan uşaklara çevirivermiş. Artık sıra külkedisine gelmiş. Peri sihirli değneğini külkedisinin üzerindeki elbiselere değdirdiğinde külkedisinin yırtık, pırtık elbisesi birden çok güzel bir balo elbisesine dönüşmüş, Ayaklarında ise camdan yapılmış ayakkabılar varmış. İyilik perisi külkedisine artık baloya gidebileceğini, baloda dilediği gibi eğlenebileceğini, yalnız saat on iki olduğunda bunların hepsinin eski haline dönüşeceğini söylemiş.

Külkedisi baloya gittiğinde bütün gözler onun üzerindeymiş. Üvey kız kardeşler külkedisini tanıyamamışlar bile o kadar güzelmiş o kadar güzelmiş ki. Balodaki bütün erkekler adete birbirleri ile yarışa girmişler külkedisi ile dans edebilmek için. Prens külkedisini görür görmez ona aşık olmuş. Bütün gece külkedisi ve prens dans etmişler. Saat on ikiyi vurmak üzere iken külkedisinin aklına iyilik perisinin söyledikleri gelmiş. Telaşla balo salonundan koşarak uzaklaşmış. Prens külkedisinin ayakkabısının bir tekini merdivenlerde bulmuş.

-” Ne yapıp edip bu ayakkabının sahibi bulacağım.” demiş. Külkedisi eve geldiğinde her şey yine eski haline dönmüş. Sadece ayakkabısının teki duruyormuş. Diğer tekini nerede bıraktığını hatırlayamıyormuş. Prens artık ayakkabının sahibi aramaya başlamış. Bütün evleri tek tek gezerek kızlara ayakkabıyı denetiyormuş. Fakat kimsenin ayağına uymuyormuş. Prens külkedisinin yaşadığı eve geldiğinde üvey kız kardeşler ayakkabıyı denemişler. Ayakkabının da onlara olması için dualar edip duruyorlarmış. Fakat ayakkabı diğer kızlara olmadığı gibi onlara da uymamış. Prens tam evi terk edip gidecekken evin hizmetçisi dikkatini çekmiş.

-” Hanımefendi ayakkabıyı birde siz dener misiniz.” Üvey kızkardeşler kahkahalarla gülmeye başlamışlar. -” O mu deneceyecek.” Külkedisinin güzelliği prensin gözünden kaçmamış. Külkedisi gelip ayakkabıyı denediğinde ayakkabı ayağına kalıp gibi olmuş. Prens külkedisine hemen evlenme teklif etmiş. Üvey kızkardeşlerde kıskançlıklarından çılgına dönmüşler. Külkedisi ve prens evlenerek çok mutlu bir hayat sürmüşler.

Onlar ermiş muradına biz çıkalım tahtına.
Kategori
Çocuk Videoları Masal ve Ninniler
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.